top of page

Boş arama ile 785 sonuç bulundu

  • Türk Müteahhitlerden Yurt Dışında Büyük Başarı: 11.2 Milyar Dolarlık Proje Üstlenildi

    Türk müteahhitlik sektörü, 2024’ün ilk 8 ayında yurt dışında toplam 11.2 milyar dolar değerinde projeye imza atarak global arenadaki gücünü bir kez daha kanıtladı. Türk müteahhitler, 1972'den bu yana 137 ülkede 515 milyar dolarlık 12.277 projeyi başarıyla hayata geçirdi. Rusya Zirvede Türk müteahhitlerinin en çok faaliyet gösterdiği ülke olan Rusya, yüzde 19,9’luk payla 102,3 milyar dolarlık projeyle lider konumda. Rusya’nın ardından, yüzde 10,4 payla Türkmenistan (53,5 milyar dolar), yüzde 6,8 ile Irak (34,9 milyar dolar), Libya (31 milyar dolar) ve Kazakistan (29,5 milyar dolar) en büyük pazarlar arasında yer alıyor. Türk müteahhitlerin, dünya genelindeki inşaat ve altyapı projelerinde gösterdiği bu başarı, hem Türkiye’nin ekonomik gücüne katkı sağlıyor hem de sektörü global çapta daha rekabetçi bir konuma taşıyor. Özellikle büyük altyapı projelerinde tercih edilen Türk firmaları, uzmanlık ve kalitesiyle öne çıkıyor. Bu başarıların, önümüzdeki yıllarda daha da artarak Türk müteahhitlik sektörünün dünya pazarındaki konumunu güçlendirmesi bekleniyor.

  • Türkiye'nin İhracattaki Yeni Gücü: Yazılım Şirketleri

    Türkiye'nin küresel pazardaki yükselen gücü yazılım sektörü, ihracat başarısıyla ekonomiye büyük katkı sağlıyor. "Türkiye Yazılım Ekosistemine Bakış 2024" raporuna göre, yazılım firmalarının girişimcilik, dijital dönüşüm, sürdürülebilir yazılım ve yapay zeka gibi kritik alanlarda elde ettikleri başarılar dikkat çekiyor. Sistem Global COO'su Elif İşgör Önen, yazılım sektörünün Türkiye'nin küresel pazardaki rekabet gücünü artırma potansiyeline sahip olduğunu vurguluyor. Ar-Ge firmaları ve Teknoparklar aracılığıyla uluslararası arenada daha geniş bir etki alanı yaratan bu şirketler, ekonominin lokomotifi olarak değerlendiriliyor. Yazılım Sanayicileri Derneği (YASAD) Yönetim Kurulu Başkanı Gönül Kamalı, Türkiye'nin 2028 yılı için koyduğu 10 milyar dolarlık yazılım ihracat hedefinin, sektör gelişmeleriyle birlikte 30 milyar dolara çıkarılabileceğine dikkat çekiyor. Bu büyüme, sektördeki potansiyelin bir yansıması olarak görülüyor. Kuantum Araştırma Kurucusu Volkan Kılıç ise yapay zeka yatırımlarının yazılım sektörünün geleceği açısından kritik öneme sahip olduğunu belirterek, Microsoft, Google ve Amazon gibi teknoloji devlerinin bu alana yaptığı büyük yatırımları örnek gösterdi. Türkiye, yazılım sektöründe sağladığı başarılarla küresel arenada daha güçlü bir konuma gelmek için kararlı adımlarla ilerliyor. Yazılım, Türkiye'nin ihracattaki gizli silahı olmaya aday!

  • Mustafa Söğüt: Şiirle Anlatılan Bir Yaşam

    Genç yaşta edebiyat dünyasına adım atan Mustafa Söğüt, şiir yazarlığı ve yorumculuğuyla dikkat çekiyor. Payaslı Medya tarafından 2024 yılında "Yılın En İyi Çıkış Yapan Şiir Yorumcusu" ödülüne layık görülen Söğüt, seslendirdiği şiirlerle büyük beğeni topluyor. Kocaeli'den yükselen bu genç sanatçının hikayesi, şiirle anlatılan bir yaşamı gözler önüne seriyor. Kocaeli'nin Şair Ruhlu Sanatçısı Mustafa Söğüt, şiir dünyasında iz bırakan isimlerden biri olarak kendini tanıtıyor. 1988 yılında Kocaeli’de doğan Söğüt, ilk ve orta öğrenimini Türkiye'de, ortaokulu ise Almanya'da tamamladı. Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi'nden mezun olan Söğüt, edebiyata olan ilgisini genç yaşta keşfetti. Lise yıllarında yazmaya başladığı şiirler, bugün yayımladığı "Ben Gönlümün Tercümanıyım" adlı şiir kitabıyla taçlandı. Söğüt, sadece yazıyla değil, aynı zamanda seslendirme yeteneğiyle de dikkat çekiyor. Özel bir radyoda şiir programı yaparak dinleyicilere ulaşan sanatçı, şiir yorumculuğu ile de beğeni topluyor. YouTube kanalı olan Söğüt TV üzerinden seslendirdiği şiirleri sanatseverlerle buluşturuyor. 2024 Yılının En İyi Çıkış Yapan Şiir Yorumcusu Mustafa Söğüt’ün şiir yorumculuğu, geniş bir kitle tarafından beğenildi ve 2024 yılında Payaslı Medya tarafından "Yılın En İyi Çıkış Yapan Şiir Yorumcusu" ödülüne layık görüldü. Bu ödül, Söğüt’ün sanat kariyerinde önemli bir dönüm noktası oldu ve onu daha geniş kitlelere tanıttı. Kocaeli Bölge Tiyatrosu ve Ayko Sanat Okulu'nda aldığı tiyatro eğitimi, onun sanat kariyerini pekiştirdi. Abdurrahman Karakaş’ın "Gözlerin" isimli şiirine çekilen klipteki performansıyla geniş kitlelere ulaştı. Söğüt, aynı zamanda kültürel ve sanatsal projelerde yer alarak toplumun sanata olan ilgisini artırma misyonunu sürdürüyor. Bağımsız Yazarlar ve Şairler Derneği Üyesi Sanat hayatında aktif rol oynayan Mustafa Söğüt, Bağımsız Yazarlar ve Şairler Derneği yönetiminde de görev alıyor. Dernek bünyesinde düzenlenen birçok etkinlikte yer alarak şairliğini ve yazarlığını geliştirmeye devam ediyor. Ayrıca, Kocaeli’deki kültürel etkinliklerde de sıkça sahne alarak şiirlerini sanatseverlerle buluşturuyor. Mustafa Söğüt Kimdir? Mustafa Söğüt, Kocaeli’nin sanatsal dokusuna önemli katkılarda bulunan bir şair, yazar ve şiir yorumcusu olarak tanınmaktadır. Söğüt, sanat yolculuğuna erken yaşlarda adım atmıştır. Ortaokulu Almanya’da tamamladıktan sonra, ilkokul ve lise eğitimini Kocaeli’nin Derince ilçesinde sürdürmüştür. Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi'nden Sosyal Bilimler bölümünden mezun olduktan sonra, edebiyat ve sanat alanında kendini geliştirmeye devam etmiştir.Mustafa Söğüt'ün şiirle olan bağı, lise yıllarında yazmaya başladığı şiirlerle güçlenmiş ve bu tutku, onun hayatının önemli bir parçası haline gelmiştir. Şiir yorumculuğuna ise özel bir radyoda program yaparken başlamış, bu süreçte seslendirdiği şiirlerle dinleyicilerinin gönlünde taht kurmuştur. Sanatın bir başka dalı olan tiyatroya da ilgi duyan Söğüt, Kocaeli Bölge Tiyatrosu ile Ayko Sanat Okulu'ndan aldığı eğitimlerle sahne sanatlarında da kendini geliştirmiştir. Kitapları için tıklayın

  • Manisalı Hatice öğretmen bir ay çalışarak okulun eşyalarını yeniledi

    Manisalı öğretmen Hatice Arslan, yeni eğitim öğretim yılı öncesi okuldaki sıra, masa ve sandalyeleri tamir ederek öğrencileri için kullanıma hazır hale getirdi. Salihli 50. Yıl Ortaokulunda müdür yardımcısı olarak görev yapan Arslan, okulun bakımı ve bazı eşyaların tamiratı için çalışma başlattı. Gereken bütçeyi, okulda kullanılamayacak durumda olan kitap ve defterlerin geri dönüşümünden elde ettiği gelirle oluşturan Aslan'ın en büyük destekçisi ise eski velilerden marangoz Necmettin Umut oldu. Okuldaki hazırlıklara bir ay önce başladıklarını belirten Arslan, yıpranan öğrenci sıralarını tamamen yenilediklerini dile getirdi. Kırılan sandalyeleri tamir ederek boyadıklarını anlatan Arslan, "Ayrıca eskiyen perdeleri de değerlendirerek masa örtüsü haline getirdik. Okulumuzda atıl durumda olan 20 civarında sıramız vardı. Birçoğunun metal kısımlarında kırılmalar olduğu için kullanılamıyordu. Kırılan bu bölümleri önce kaynak yaptırdık, ardından yeniledik ve kullanıma hazır hale getirdik. Yine yetersiz durumda olan öğretmen sandalyelerini de elden geçirdik." dedi. Arslan, öğrencileri için ellerinden gelenin en iyisini yapmaya devam edeceklerini söyledi.

  • İsmail Özcan: Sıfırdan Zirveye Ulaşan Mühendislik Başarı Öyküsü

    İsmail Özcan, genç yaşlarda başladığı mütevazı işlerle, hayallerini gerçekleştirmek için çıktığı yolda büyük başarılara imza attı. Girişimcilik azmi ve vizyonu sayesinde, Türkiye'nin savunma sanayisi ve mühendislik alanında dünya çapında bir oyuncu haline gelen Ottonom Grup'u kurdu. Özcan'ın liderliği, sadece ülkemizde değil, global arenada da tanınan projelere öncülük etti. Girişimcilik ve Azmin Öncüsü: İsmail Özcan İsmail Özcan, mütevazı bir başlangıçtan dünya çapında bir mühendislik devine dönüşen bir girişimcidir. Türkiye'nin savunma sanayisi ve mühendislik alanında büyük katkılarda bulunan Özcan, kariyerine genç yaşlarda garsonluk ve komilik yaparak başladı. Ancak azmi, kararlılığı ve girişimcilik ruhu sayesinde, kısa sürede büyük başarılara imza atan bir isim haline geldi. Ottonom Grup'un Kuruluşu ve Yükselişi 2013 yılında İsmail Özcan tarafından kurulan Ottonom Grup, bugün 260 mühendis istihdam eden bir teknoloji devi haline gelmiştir. Firma, otomotiv, havacılık, savunma sanayi ve beyaz eşya gibi birçok sektöre mühendislik çözümleri sunmaktadır. Ottonom, milli projelerden olan Kaan muharip uçağı, Gökbey helikopteri ve Atak-2 savaş helikopteri gibi önemli projelerde yer alarak savunma sanayimize büyük katkılar sağlamıştır. Airbus ve Uluslararası Başarılar İsmail Özcan'ın liderliğindeki Ottonom, sadece Türkiye'de değil, dünya çapında da tanınmaktadır. Airbus gibi global devlere mühendislik hizmetleri sunan Ottonom, Airbus’un 2035 yılında ticari uçaklarında kullanmayı planladığı hidrojen yakıt hücrelerinin test süreçlerini de üstlenmiştir. Bu başarı, firmanın uluslararası alandaki prestijini artırmıştır. Teknoloji ve İnovasyona Yatırım Ottonom Grup, 18 farklı mühendislik branşında 4 dilde hizmet sunarak, müşterilerine geniş bir yelpazede inovatif çözümler sunmaktadır. Firma, dinamik yapısı ve alanında uzmanlaşmış mühendis ekibi ile küresel mühendislik alanına yön verme hedefi taşımaktadır. Bursa ve Almanya’daki toplam 8000 metrekarelik üretim alanı ve AR-GE ofisleriyle, yarının teknolojilerini bugünden geliştirmektedir. İsmail Özcan'ın başarı hikayesi, sıfırdan başlayarak zirveye ulaşmanın mümkün olduğunu gösteren ilham verici bir öyküdür. Garsonluktan savunma sanayisinin liderlerinden birine dönüşen Özcan, azmi ve girişimcilik ruhu ile Türkiye'nin mühendislik alanında dünya çapında bir oyuncu olmasına büyük katkılar sağlamaktadır. Ottonom Grup, bu vizyonla hareket ederek, gelecekte de teknoloji ve mühendislik alanlarında adından söz ettirmeye devam edecektir.

  • Bursa'da Beş Genç Mühendisin Başarısı: Masaüstü CNC Makinelerini 32 Ülkeye İhraç Ediyorlar

    Bursa'da güç birliği yaparak kurdukları firma bünyesinde masaüstü CNC makinesi imal eden 5 genç mühendis, aldıkları siparişler doğrultusunda hazırladıkları ürünleri yurt içi ve yurt dışındaki müşterilerine gönderiyor. Bursa’da beş genç mühendis, teknolojik yeniliklerle donattıkları masaüstü CNC makinelerini dünya pazarlarına sunarak önemli bir başarı elde etti. Kendi tasarladıkları kontrol kartları, elektronik ve yazılım sistemleriyle tamamen yerli bir ürün geliştiren bu ekip, ürettikleri makineleri 32 farklı ülkeye ihraç etmeyi başardı. Ürünlerinin yüksek teknolojiye sahip olması ve kullanıcı dostu ara yüzleri sayesinde hem profesyonel hem de amatör kullanıcılara hitap ediyorlar. Teknolojinin Gücüyle Geliştirilen Yenilikçi Ürünler Bu genç mühendisler, projeye CNC torna makineleri üreterek başladı. Ardından AR-GE çalışmalarını derinleştirerek makinelerinin kontrol kartları ve yazılım sistemlerini tamamen kendi tasarımlarıyla geliştirdiler. Ürettikleri CNC makineleri, oyun konsolu, cep telefonu ve bilgisayar üzerinden kontrol edilebiliyor. Bu özellikleri sayesinde makineler, hem büyük sanayi kuruluşlarının prototipleme atölyelerinde hem de küçük işletmelerde kullanım imkanı sunuyor. Küresel Pazarda Büyüyen Talep Özellikle ABD’den yoğun talep alan bu makineler, Amerika’daki bireysel kullanıcıların yüzde 80’i tarafından tercih ediliyor. Ayrıca Avrupa’da dört tasarım ödülü kazanan bu ekip, dünya çapında tanınan bir marka olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Tanıtım faaliyetlerine büyük önem veren mühendisler, ürünlerini Amerika’daki en büyük tüketici elektroniği fuarında sergiledi. İlk katılımlarında büyük ilgi gören makineler, ikinci fuarda da başarılı sonuçlar elde etti. Gelecek Hedefleri: Daha Büyük Tezgahlar ve Yeni Pazarlara Açılma Mühendisler, gelecekte lazer kesim ve büküm gibi endüstriyel uygulamalar için daha büyük tezgahlar üretmeyi planlıyor. Bu hedefleri doğrultusunda, makinelerini maddi olarak daha erişilebilir hale getirerek geniş bir kitleye hitap etmeyi amaçlıyorlar. Avrupa ve Uzak Doğu’daki fuarlara da katılmayı hedefleyen ekip, Japonya gibi yeni pazarlarda da varlık göstermek istiyor.

  • Mehmet Şimşek 1 ay mühlet verdi! Vergisini ödemeyen Vergi Yüzsüzleri Listesi’ yayınlanacak

    Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ‘vergi yüzsüzlerini’ açıklayacaklarını duyurdu. Şimşek eylül sonuna kadar süre verdi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek kayıt dışılık ile mücadele, vergide adalet ve etkinliği sağlamanın yürüttükleri ekonomi programında en önemli bileşenlerden olduğuna dikkat çekti. Hükümet olarak bu doğrultuda çeşitli düzenlemeler yaptıklarını dile getiren Şimşek, “Vergide adaleti güçlendirmek için adımlar atmayı sürdürüyoruz. Vadesi geçtiği halde ödenmemiş vergi ve ceza borçları olan mükelleflerin listelerinin açıklanması yönünde talimat verdik. Her bir vergi dairesine 5 milyon lira ve üzerinde vergi borcu ve cezası bulunan mükelleflerin isimlerini kamuoyu ile paylaşacağız” ifadelerini kullandı. İKİ AYRI LİSTE AÇIKLANACAK Bakan Şimşek, konuya ilişkin usul ve esasların belirlendiği Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin yayımlanmak üzere olduğuna işaret ederek, iki ayrı liste açıklayacaklarını bildirdi. Borçlu olanlara ilişkin listelerde, 31 Aralık 2023 tarihi itibarıyla vadesi geldiği halde 30 Eylül 2024 tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan vergi ve cezaların yer alacağını belirten Şimşek, açıklamanın bir diğer listesinde ise borçlu olup olmadığına bakılmaksızın haklarında vergi incelemesi veya takdir komisyonu kararlarına göre vergi ve ceza hesaplanan mükelleflerden, tarhiyatları 1 Haziran 2023-31 Mayıs 2024 tarihleri arasında kesinleşenlerin ilan edileceğini kaydetti. DEPREM BÖLGESİ KAPSAM DIŞINDA Şimşek, kamuoyunda “vergi yüzsüzü” olarak bilinen bu listelerde yer almamak için halen 1 aylık süre olduğuna dikkati çekerek, “Açıklayacağımız ‘vergi yüzsüzü’ listelerinde isminin yer almasını istemeyen mükellefler için eylül sonuna kadar zaman tanıyoruz” uyarılarında bulundu. Bakan Şimşek, düzenlemeyle, Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremlerden etkilenen yerlerde deprem tarihi itibarıyla gelir ve kurumlar vergisi yönünden mükellefiyet kaydı bulunanların kesinleşmiş veya vadesi geçtiği halde ödenmemiş vergi ve cezalara ilişkin borçlarının açıklanmayacağını bildirdi.

  • Küçük yaşta işçi olarak girdiği tekstil sektöründe kardeşleriyle fabrika sahibi oldu

    Amasya'nın Suluova ilçesinde yaşayan 41 yaşındaki Aytaç Karabulut, küçük yaşta işçi olarak girdiği tekstil sektöründe şimdi ihracat yapan 2 fabrikanın sahibi oldu. İstanbul'da liseden mezun olduktan sonra iki ağabey ve iki kardeşiyle 5 yıl bir tekstil fabrikasında çalışan Karabulut, kardeşleriyle kendi işlerini kurmaya karar verdi. Eşlerinin altınlarını ve babasının aracını satan Karabulut ve kardeşleri, 2006 yılında İstanbul'da atölye kurarak giyim sektöründe üretime başladı. Karabulut ve 4 kardeşi, işlerini büyüterek 2011 yılında Amasya Suluova Organize Sanayi Bölgesinde (OSB) bir fabrika kurdu. Daha sonra yine Suluova OSB'de ikinci fabrikayı açan Karabulut ve kardeşleri, bugün yaklaşık 600 kişiye istihdam sağladıkları fabrikalarında başta Avrupa ülkeleri olmak üzere birçok ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Evli ve bir çocuk babası Karabulut, her zaman hayalinde bir iş yeri açmak olduğunu söyledi. İstanbul'da liseden mezun olduktan sonra iki ağabey ve iki kardeşiyle 5 yıl bir tekstil fabrikasında çalışan Karabulut, kardeşleriyle kendi işlerini kurmaya karar verdi. Eşlerinin altınlarını ve babasının aracını satan Karabulut ve kardeşleri, 2006 yılında İstanbul'da atölye kurarak giyim sektöründe üretime başladı. Karabulut ve 4 kardeşi, işlerini büyüterek 2011 yılında Amasya Suluova Organize Sanayi Bölgesinde (OSB) bir fabrika kurdu. Daha sonra yine Suluova OSB'de ikinci fabrikayı açan Karabulut ve kardeşleri, bugün yaklaşık 600 kişiye istihdam sağladıkları fabrikalarında başta Avrupa ülkeleri olmak üzere birçok ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Evli ve bir çocuk babası Karabulut,her zaman hayalinde bir iş yeri açmak olduğunu söyledi.

  • Resimle hayata tutunan genç, eğitim aldığı kursta öğretmen oldu

    Gaziantep'te 6 kez beyin ameliyatı geçiren, 6 ay komada kalan ve görme kaybı yaşayan gencin hayatı, annesinin yönlendirmesiyle başladığı resim kursuyla değişti. 30 yaşındaki Ayhan Ay'a, 12 yıl önce, yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle yaptırdığı kontrollerde beyinde su birikmesi (hidrosefali hastalığı) teşhisi konuldu. Birçok hastaneye ve doktora giden Ay, 2 yılda 6 kez beyin ameliyatı geçirdi, 6 ay komada kaldı. Yaklaşık 2 yıl yaşadığı görme kaybı nedeniyle "kitap dahi okuma, gözlerini yorma" uyarılarına rağmen annesinin tavsiyesiyle Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Meslek Eğitim Kursları (GASMEK) bünyesindeki resim kursuna başladı. GASMEK'le hayata tutunan Ay, diğer kurslara da giderek kendisini geliştirdi ve öğretmenlerinin tavsiyesiyle güzel sanatlar fakültesi hazırlık kurslarına üniversiteye hazırlandı. İlk denemede başarılı olamayan Ay, pes etmeyerek hazırlandığı ikinci yılında Gaziantep Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesini kazandı. Kurstaki öğretmenleriyle iletişimini koparmayan Ay, üniversiteyi dereceyle bitirdi. Ay, öğretmenlerinin de tavsiyesiyle başladığı GASMEK'te, yeni ressamlar yetiştiriyor. Zorlu hastalık sürecinin ve eğitim hayatının ardından GASMEK'te usta öğretici olarak göreve başladığını anımsatan Ay, "Hastalıktan, o sıkıntılı günlerden biraz daha sıyrılıp daha mutlu daha huzurlu bir döneme girdim." dedi. GASMEK'in kendisinin ikinci ailesi olduğunu belirten Ay, "Hayatımın en güzel yılları hastanede geçti. Ben artık umudumu kaybetmiştim. Gözlerimi kaybettim, sürekli beyin ameliyatı oldum, en son komaya girmiştim. Hastane koridorlarından sanat koridorlarına, sonra akademiye geçmek zor bir süreçti ama bu zorluğu başardım. İnsan istekli, azimli olursa yapabilir." diye konuştu. Ay, GASMEK'te yaşadıkları tecrübeleri, gençlere aktararak azimli gençler yetiştirmeyi istediğini vurguladı. "Öğrencimdi şimdi aynı atölyeyi paylaşıyoruz" Resim öğretmeni Neslihan Arıcı da birçok öğrenciyi sanatla buluşturduklarını belirterek, şunları anlattı: "Bunlardan biri de Ayhan, çok azimli, çalışkan ve derslerine düzenli gelen bir öğrenciydi. Onu azmine, yeteneğine istinaden sınava hazırladım. Birlikte güzel bir süreç geçirdik ve kazandı. Üniversite eğitimi tamamladıktan sonra bu süreçte irtibatımız kopmadı. Sonra GASMEK'e eğitici olarak aldık. Atölyemizi beraber kullanıyoruz. Bir öğrenciyi yetiştirip, emek verip başarılı olduğunu görüp meslektaş olmak bir öğretmen için gurur verici. Bu gururu da sürekli yaşıyoruz, GASMEK'ler bunun için var."

  • Heba Alwazzan - Kozmetik Dünyasında yeni bir marka Yükseliyor

    Heba Alwazzan, hem @najd.nyc ile güzellik dünyasında hem de Birleşmiş Milletler de yönetici olarak başarıya ulaşmış çok yönlü bir lider! Altı ay önce New York'ta kurduğu kozmetik markası Najd NYC, doğal ve lüks ürünlerle kısa sürede global bir marka haline geldi. Şimdi, New York, Miami, Dubai, Bodrum ve İstanbul’da güzellik tutkunlarına ulaşıyor. Heba Alwazzan, hem güzellik dünyasında hem de diplomasi alanında dikkat çeken bir isim. Altı ay önce New York'ta kurduğu Najd NYC adlı kozmetik markası, kısa sürede global bir başarıya imza attı. Doğal içeriklere odaklanan ve zararlı kimyasallardan kaçınan Najd NYC, New York’tan Miami, Dubai, Bodrum ve İstanbul’a kadar geniş bir müşteri kitlesine ulaşıyor. Ancak Heba’nın başarısı yalnızca kozmetik markasıyla sınırlı değil. Birleşmiş Milletler de yönetici olarak görev yapan Heba Alwazzan, burada da liderlik becerilerini ve stratejik vizyonunu ortaya koyuyor. Diplomasi ve iş dünyasında edindiği deneyimlerle, hem profesyonel kariyerinde hem de kişisel girişimlerinde büyük bir etki yaratıyor.

  • YKS'ye birlikte hazırlanan iki arkadaş, dereceyle aynı tıp fakültesini kazandı

    Yükseköğretim Kurumları Sınavı'na (YKS) hazırlanırken birbirlerine destek olan Sevgi Kırmızıbekmez ile Zehranur Döğenci, çabalarının karşılığını, ortak hedefleri olan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ni kazanarak aldı. Kabataş Erkek Lisesi'nde 5 yıl birlikte okuyan Kırmızıbekmez ve Döğenci, birlikte YKS'ye daha iyi hazırlanabileceklerini düşünerek, İstanbul'da ailelerinden ayrı eve çıkmayı kararlaştırdı. Bu konuda ailelerinin onayı ve desteğini de alarak daire kiralayan iki arkadaş, yoğun bir çalışma programı uyguladı. Sınava hazırlanma sürecinde birbirlerine destek olan iki öğrenci, bu çalışma temposu sonucunda YKS'de dereceye girmeyi başardı. Sevgi Kırmızıbekmez, yabancı dil testi Almanca birincisi ve sayısal 2 bin 61'incisi, Zehranur Döğenci ise sayısal 2 bin 572'ncisi olarak, hayallerini süsleyen İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa (İÜC) Cerrahpaşa Tıp Fakültesini kazandı. Kırmızıbekmez ve Döğenci, ortak bir hayali gerçekleştirmiş olmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. İki arkadaş, Kabataş Erkek Lisesi'ndeki eğitimlerinin yanı sıra aynı evde birlikte hazırladıkları çalışma planı ve karşılıklı motivasyonun başarılarında büyük rol oynadığını vurguladı. "Birbirimizden görerek motive oluyorduk" Sevgi Kırmızıbekmez, bireysel bir süreç olarak görünmesine rağmen YKS'yi ortak çalışma temposuyla kazandıklarını dile getirdi. Kırmızıbekmez, "Canımız sıkıldığında birbirimize destek olduk, güç verdik. Birlikte güzel bir süreç geçirdik. Şimdi de aynı okula, Cerrahpaşa Tıp Fakültesine gidiyoruz." dedi. Kazandıkları fakültenin ortak hedefleri olduğunu vurgulayan Kırmızıbekmez, şunları kaydetti: Okuldan ya da dershaneden yorgun geldiğimizde ister istemez yatmak ya da oturmak istiyorduk. Ama birimiz birden çantasındakileri çıkarıp çalışmaya başlayınca, işte o zaman diğerimiz 'Ben de çalışmalıyım.' diyordu. Birbirimize karşı öyle rakip gibi hisler beslemiyorduk, böyle birbirimizden görerek motive oluyorduk. 'Aynı okula gitsek ne güzel olurdu.' gibi hayallerimiz vardı ama bunu çok da dillendirmiyorduk. Oldu ve şu anda çok mutluyuz. 5 yıldır birlikteyiz, şimdi bir 6 yıl daha beraberiz. Ömür boyu bir arkadaşlık edindik." "Her YKS öğrencisine arkadaşından destek almayı önerebilirim" Zehranur Döğenci ise hedefledikleri fakülteye gidecekleri için çok mutlu olduklarını belirterek, "Biz zaten yolun başında, 'Beraber tıp için hazırlanacağız.' diye başladık. Cerrahpaşa'yı kazanmamız, alabileceğimiz en güzel haberdi." ifadesini kullandı. Ayrılmaz bir ikili olduklarını kaydeden Döğenci, 5 yılın üstüne 6 yıl daha birlikte eğitim alacakları için çok mutlu olduklarını dile getirdi. Ailelerinin de sınav sürecindeki desteklerine dikkati çeken Döğenci, şöyle devam etti: "Ailelerimiz olmasa zaten bizim arkadaşlık ilişkimiz bu kadar ileriye gidemezdi. Onlar sayesinde bir eve çıkabildik. Onların maddi, manevi desteği sayesinde bu süreci götürebildik. İyi ki bize güvendiler ve bir arada kalmamıza izin verdiler. Onlara ne kadar teşekkür etsek azdır. Biz beraber hazırlanarak çok büyük bir psikolojik yükten kurtulduk. Birbirimize verdiğimiz destek, bize kimsenin veremeyeceği bir destekti. Çünkü biz birbirimizi çok iyi anlıyorduk. Her YKS öğrencisine arkadaşından destek almayı önerebilirim çünkü gerçekten çok şey fark ediyor."

  • İhracatta Yeni Rekor

    Türkiye, hizmet ihracatı artışında G20 ülkeleri arasında birinci oldu! Ticaret Bakanlığı Türkiye’nin, bir önceki çeyreğe göre hizmet ihracatı artışında G20 ülkeleri arasında birinci olduğunu açıkladı Ticaret Bakanlığı, Türkiye’nin, bu yılın ikinci çeyreğinde bir önceki çeyreğe oranla hizmet ihracatı artışında G20 ülkeleri arasında ilk sırada yer aldığını bildirdi. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü (OECD) 2024 Yılı İkinci Çeyrek Uluslararası Ticaret İstatistikleri Raporu’nun yayımlandığı hatırlatıldı. HİZMET SEKTÖRÜ DIŞ TİCARET DENGESİNDE POZİTİF YÖNLÜ KATKI SAĞLIYOR Hizmetler sektörünün, ihracat büyüklüğü, dış ticaret dengesinde verdiği fazlanın cari dengeye sağladığı pozitif yönlü kritik katkı, yüksek katma değerli üretim ve yarattığı istihdamla ülke ekonomisinde önemli bir yer tuttuğu ifade edilen açıklamada, şu bilgiler paylaşıldı: “Ülkemiz; Cumhuriyet’imizin 100. yılında 101,7 milyar dolar hizmet ihracatıyla, dünya hizmet ihracatından yüzde 1,29 pay alarak 22. sıraya yükselmiştir. 110 milyar dolar hizmet ihracatı hedefi belirlediğimiz 2024 yılının ilk 6 ayında ise hizmet ihracatımızın geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 9,5 oranında artarak 47,2 milyar dolara ulaştığı, hizmet ithalatımızın ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11,8 artışla 23,1 milyar olarak gerçekleştiği görülmektedir. Böylece hizmetler ticaretinde ortalama yüzde 50 düzeyinde ticaret fazlası elde ediyoruz.” TÜRKİYE İKİNCİ ÇEYREKTE HİZMET İTHALATI EN FAZLA AZALAN ÜLKE OLDU OECD’nin raporuna göre, G20 ülkeleri mal ihracatı artış hızının 2024 yılı ikinci çeyreğinde ilk çeyreğe göre sabit kaldığı, hizmet ihracatının, mal ihracatının aksine aynı dönemde büyümeye devam ettiği bildirilen açıklamada, “Türkiye, G20 ülkeleri içerisinde 2024 yılı ikinci çeyreğinde bir önceki çeyreğe oranla hizmet ihracatı artış oranında ilk sırada yer alırken, söz konusu ülkeler içerisinde hizmet ithalatı artış oranının en fazla düştüğü ülke konumunda yer almaktadır.” bilgisi paylaşıldı. Geçen yılın ikinci çeyreğinde G20 ülkelerinin hizmet ihracatında bir önceki döneme göre yüzde 1,9 artış yaşanırken, ülkenin hizmet ihracatının yüzde 4,7 arttığı vurgulanan açıklamada, şu ifadeler kullanıldı: “Aynı dönemde G20 ülkelerinin hizmet ithalatında yüzde 1,1 artış yaşanırken, ülkemizin hizmet ithalatında yüzde 3 daralma gerçekleşmiştir (mevsimsellikten arındırılmış veri). Bu itibarla, G20 ülkeleri arasında 2024 yılı ikinci çeyreğinde hizmet ihracatı artışında birinci sıraya yerleşen ülkemiz, aynı zamanda, söz konusu dönemde hizmet ithalatı en fazla azalan ülke olmuştur.” “HİZMET SEKTÖRÜNÜ DESTEKLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ” Hizmet sektörünün dünya hizmet ticaretindeki yerini sağlamlaştırdığı ve potansiyelini bir kez daha gösterdiği belirtilen açıklamada, sektörün ülkenin cari dengesine pozitif katkısının giderek arttığına işaret edildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi: “Ticaret Bakanlığı olarak, hizmet ihracatına yönelik hedeflerimizi gerçekleştirmek ve hizmet sektörlerinde faaliyet gösteren firmaları küresel markalar haline getirmek için hizmet sektörlerimizi desteklemeye devam edeceğiz. Bu kapsamda, Ticaret Bakanlığı tarafından 2023 yılında hizmet ihracatçılarına yönelik 2,5 milyar lira olan destek bütçemiz, 2024 yılında 5,1 milyar liraya çıkarılmış ve bu yıl ağustos ayı itibarıyla 3,9 milyar lira destek ödemesi hizmet ihracatçılarımızın istifadelerine sunulmuştur.” HİZMET İHRACATI NEDİR? Hizmet ihracatı, bir ülkede yazılım ya da danışmanlık gibi hizmet sektörünün kapsamına giren alanlardan birinde faaliyet gösteren şirketlerin diğer ülkelerdeki şirketlere ya da kişilere verdikleri hizmet karşılığı ödeme alması olarak tanımlanabilir.

Arama Yap

bottom of page